Sara YANAROCAKGeçtiğimiz günlerde Gözlem Kitabevi tarafından yayın hayatına kazandırılan ‘Talmud nedir?` kitabının Türkçe çevirmeni olan şair, yazar, çevirmen Estreya Seval Vali ile bu çerçevede sizler için söyleştik
Yusuf BESALEL
Örneğin 1995te Cenevrede verdiği bir konferansta Türkiyenin Büyükelçisi Gündüz Aktan, ırkçılığın ve antisemitizmin tarihteki gelişimini ve nedenlerini anlatırken, bu konuda kendisi bir uzman olmadığı halde şu ilginç yorumu yapmıştır: "Yahudiler, her ne zaman yaşadıkları toplumlara daha kolay uyum sağlamak için asimilasyona izin verdilerse, bu dönemde baskı ve aşağılama ile karşılaşmışlardır
"
Yahudiler yeryüzünde önemli bir misyon üstlenmişlerdir, onun için maddi ve manevi yüksek bir performans göstermek mecburiyetindedirler. Bu yüksek standartlardan ufak sapmaar dahi antisemitizmin dişlerini göstermesine neden olur: "
ve gözleri açasın; mahpusları zindan ve karanlıkta oturanları hapisaneden çıkarasın diye seni kavma ahit, Milletlere ısık olarak vereceğim." (Tevrat, İşaya, 42:7) "Ey İsrailoğulları, size verdiğim nimeti ve sizi alemlere üstün kıldığımı hatırlayın." (Kuran-ı Kerim, Bakara Süresi, Ayet: 47). Tevratta bahsi geçen İsrailoğullarının seçilmişliği veya Kuranda söz edilen üstünlüğü, aslında bu halka Tanrının vermiş olduğu büyük bir sorumluluğun sağladığı şerefin ifadesidir. Yahudiler, bu göreve layık olmayan bir manevi tutum izlerlerse bunun sonu hüsrandır: "Fakat vaki olacak ki bugün sana emretmekte olduğum Tanrın Rabbin bütün emirlerini ve kanunlarını tutup yapmak üzere Onun sözünü dinlemezsen
. (Tesniye, 28:15): Rab seni düşmanlarının önünde kırdıracak (Tesniye, 28:25)
Ve Rabbin seni süreceği bütün Kavimler arasında şaşılacak bir şey, mesel ve eğlence olacaksın." (Tesniye, 28:37) Keza Kuran-ı Kerimde de, örneğin Bakara Suresinde birçok ayet İsrailoğullarının Tanrıya karşı itaatsizliğini eleştirir
Bu durumda antisemitik tutumlarıyla Yahudileri tarih boyunca taciz eden milletler, aslında dürtüsel bir şekilde Yahudileri yetersiz manevi davranışları nedeniyle cezalandıran enstrümanlar olmuştur, çoğu tarih sahnesinden kaybolmuş fakat savunma durumunda kalan Yahudiler biraraya gelerek yok olmamışlar ve antisemitizm de adeta Yahudiliği bir arada tutan bir çimento olmuştur. Bu sayede de Yahudiler birçok alanda insanlığa örnek olmayı sürdürmüşlerdir.
Özellikle son iki asırdan beri Yahudiler, siyasi, bilimsel, sanatsal, iktisadi, vb. birçok alanda sayısız kişiler yetiştirmişler ve toplam dünya nüfusları 12 milyon olmakla beraber, Nobellerin yaklaşık %20sini kazanmışlardır. {Bak: Yazarın "Ünlü Yahudiler" (Gözlem, 2005) adlı eseri} Fakat bu yeterli değildir. Yahudiler öncelikle kendi aralarında barışık olarak dünyaya örnek olmalıdır. Din bilgeleri, I. Bet-Amikdaşın yıkılma nedenini putataparlık günahına, II. Bet-Amikdaşın yıkılma nedenini de sebepsiz nefrete bağlamışlardır. Günümzde de bu durumun devam etmediği söylenemez. Örneğin İsrailde laikler ve dinciler arasındaki sürtüşme bitmemektedir. Öte yandan İsrail kuruluşundan beri huzur yüzü görmemekte, üstelik son yıllarda yalnız İslam aleminde değil Hıristiyan aleminde de giderek yükselen bir Yahudi düşmanlığı oluşmaktadır.
Sonuç olarak Yahudilik kadar eski olan antisemitizm Yahudilikten soyutlanamayan bir olgudur ve onun bugüne dek varlığını sürdürmesinin de bir nedenidir. Antisemitizmin dozu Yahudilerin Tanrının Tevratta yazılı buyruklarına ne ölçüde uydukları ile orantılıdır ve bu Yahudilik tarihi boyunca saptanabilir. Keza asimilasyonunun artışı de antisemitizmi körükler ve bu kuram da gene tarihsel boyutta kanıtlanmıştır
Kaynakça: "Yahudilik Ansiklopedisi",
Cilt I, II, III
Yusuf Besalel